Havalar soğuyunca hepimiz nasıl üşüyorsak araçlarımızda aynı şekilde üşüyor. Ancak araçların üşümesi insanlardan farklı olduğundan dolayı karşılaşılacak sorunda yine farklı oluyor. Merak edilen hususlardan birisi de soğuk havalarda aracın çalıştırılıp ısıtılmasının gerekli olup olmadığıdır. Çünkü bazı araç sürücüleri araçlarını ısıtma konusunu öyle çok abartıyor ki yarım saat boyunca araçlarını ısıtıp öyle yola çıkıyorlar.

Peki, aslında ne oluyor?

Otomobillerin ısıtılması olayı tamamen psikolojiktir. Sizin bunu aracınızın motoru zarar görmesin diye yaptığınızın farkındayız ancak bunun aracınızın motorunun korunmasıyla hiçbir alakası yoktur. Sürücülerin bunu yapmalarının nedenlerinden bir tanesi eskiden araçlar karbüratörlü olarak üretiliyordu ve bu motorlar içten yanmalı olduğundan dolayı motorun silindirlerinde yanan benzin kava karışımını sağlar. Karbüratör ise bu karışımı otomatik olarak sağlar. Bu oran yaz ya da kış mevsim değişmeksizin aynıdır.

Yeni nesil otomobillerde ise bu durum artık kullanılmıyor. Enjeksiyonlu olan sistemler sayesinde otomobil doğrudan beyinden kontrol ediliyor. Motordaki sensorlar aracılığı ile yapılan bu kontrol ile birlikte aracın beyni hava sıcaklığına göre yakılacak olan yakıt ve havayı karıştırıyor. İşin başka bir boyutunda bulunan kışın araçların çok yaktığı konusu da tam buradan kaynaklanıyor.

Carringo Merkez Servis olarak aracınızın periyodik bakımlarını yapar, aracınızın kışa hazır olmasını sağlarız. Verdiğimiz hizmetler ise şöyledir.

Enjektörlü bir aracı boş yere çalıştırdığınızda istemeden araca zarar vermiş oluyorsunuz. Çünkü bu çalışma aynı zamanda aracın motorundaki yağın incelmesine neden oluyor. Aracınızı askıda çalıştırdığınız zaman aracın pistonları dönmeyecek bu da aracın yağlanması daha uzun süreceğinden dolayı silindir içerisinde bulunan yağlarda hızlı bir şekilde çözülecektir.

Enjeksiyonlu otomobillerde motor karbüratörlü araçlara göre çok daha çabuk ısınmaya başlar. Rölantide ise bu sure daha uzun olacağından dolayı size düşen görev aracınızı çalıştırdıktan sonra motor sıcaklığı 90 dereceye gelinceye kadar aracınızı çok fazla zorlamamaktır. Bu şekilde aracınız daha kısa zaman içerisinde ısınmaya başlar.

Sonuç olarak toparlayacak olursak aracınız karbüratörlü değilse o zaman aracınızı çalıştırıp dakikalarca ısınmasını beklemek yerine, çalıştırdıktan sonra camlardaki buğuların gitmesi sonrasında yolunuza devam etmenizdir. Bu sayede aracınızı daha uzun ömürlü kullanabilirsiniz. Ankara’yı ele aldığımızda doğu illeri gibi çok soğuk bir kış olmadığını düşünürsek aracınızı bir iki dakika çalıştırmak yeterli olacaktır.